İcra Hukuku

İcra Hukuku, bireylerin ya da kurumların alacaklarını devlet gücü ile tahsil edebilmesini sağlayan, uygulamaya dönük bir hukuk dalıdır. Borçlunun borcunu ödememesi durumunda alacaklının alacağına kavuşabilmesi için izlenmesi gereken yollar İcra ve İflas Kanunu çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu hukuk alanı, özel hukuk ilişkilerinde doğan alacakların tahsil edilmesinde son derece önemli bir yere sahiptir.

İcra hukuku kapsamında yer alan işlemler oldukça teknik ve prosedüre dayalıdır. Yanlış yapılacak bir işlem, alacağın tahsil edilememesi, itiraz sürelerinin kaçırılması ya da icra takibinin iptali gibi ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle icra sürecinin başından sonuna kadar deneyimli bir icra avukatı tarafından takip edilmesi, hem zaman hem de hak kaybının önüne geçmek açısından kritik önem taşır.

İlamsız İcra Takibi

İlamsız icra takibi, alacaklının elinde mahkeme kararı ya da resmi bir belge bulunmaksızın başlattığı en yaygın takip türüdür. Alacaklı, borçlunun borcunu ödememesi halinde icra dairesine başvurarak takibi başlatır. Borçluya ödeme emri gönderilir ve bu emirde 7 gün içinde borca itiraz etme veya 10 gün içinde ödeme yapma zorunluluğu yer alır. Borçlu itiraz etmez ve ödemezse takip kesinleşir ve haciz aşamasına geçilir.

Ancak borçlu, itiraz etme hakkını kullanırsa icra takibi durur ve alacaklının, itirazın iptali, itirazın kaldırılması ya da alacak davası açması gerekir. Bu aşamada usul hataları yapılması, tüm icra takibinin geçersiz sayılmasına neden olabilir. Damar Hukuk olarak, sürecin tüm adımlarını dikkatle planlayarak alacağın en kısa sürede ve en güvenli yolla tahsil edilmesini sağlıyoruz.

İlâmlı İcra Takibi

Elinde mahkeme kararı, hakem kararı veya resmi bir belge bulunan alacaklılar, ilâmlı icra takibi yoluna başvurabilir. Bu takip türünde borçluya 7 günlük süre tanınır; bu sürede borçlu ödeme yapmazsa haciz işlemi başlatılabilir. İlâmlı takip, özellikle nafaka, tahliye ve tazminat gibi kararların icrasında sıkça kullanılır.

İlâmlı takiplerde dikkat edilmesi gereken en önemli husus, kararın kesinleşmiş olmasıdır. İstinaf veya temyiz yoluna başvurulmuş bir karar için takip yapılamaz. Ayrıca ilamın icraya konulabilmesi için mahkeme tarafından onaylı örneği gereklidir. Damar Hukuk, tüm bu belgeleri sizin adınıza hazırlar ve icra dairesiyle olan tüm iletişimi profesyonel şekilde yönetir.

Haciz İşlemleri

Haciz, borçlunun taşınır ve taşınmaz mallarına icra müdürlüğü aracılığıyla el konulmasıdır. Takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı, haciz talebinde bulunarak borçlunun maaşına, banka hesaplarına, araçlarına ya da tapulu gayrimenkullerine el konulmasını sağlayabilir. Bu süreç, yalnızca malların belirlenmesiyle değil, aynı zamanda hukuka uygun şekilde haczedilmesiyle de önem kazanır.

Haciz sırasında yapılan prosedür hataları, işlemlerin iptal edilmesine yol açabilir. Ayrıca bazı malların haczedilemeyeceği (örneğin sosyal yardım gelirleri, asgari ücretin belirli kısmı) hukuken düzenlenmiştir. Damar Hukuk olarak, müvekkilimizin alacağını korumak amacıyla tüm haciz işlemlerini yasal sınırlar içinde, hızlı ve etkili bir şekilde yürütüyoruz.

Maaş Haczi ve Banka Haczi

Maaş haczi, borçlunun çalıştığı iş yerinden maaşının belirli bir oranına icra müdürlüğü aracılığıyla el konulmasıdır. Bu tür hacizlerde işverenin sorumluluğu doğar ve maaş kesintisini düzenli olarak yapmakla yükümlüdür. Ancak maaşın tamamı değil, sadece belirli bir oranı haczedilebilir. Bu oran genellikle asgari geçim düzeyinin korunması amacıyla belirlenmiştir.

Banka haczi ise borçlunun banka hesaplarında bulunan mevduata el konulmasıdır. İcra müdürlüğü, bankaya yazı göndererek hesapların dondurulmasını ve varsa alacağın tahsilini ister. Her iki haciz türü de etkili birer tahsilat yöntemidir. Damar Hukuk, alacaklının durumuna göre hangi yoldan en kısa sürede sonuç alınabileceğini analiz ederek adım atar.

Taşınmazlara Haciz ve Tapu Şerhi

Borçlunun adına kayıtlı taşınmazları varsa, bu gayrimenkuller üzerine haciz konulabilir. Tapuya haciz şerhi düşülerek taşınmazın devri engellenir. Ayrıca satış istemiyle taşınmazın açık artırma yoluyla satılması da mümkündür. Taşınmaz hacizleri, genellikle alacağın karşılığına göre planlanır ve satış aşamasına kadar birçok teknik detay içerir.

Tapu müdürlüğü ile icra dairesi arasındaki yazışmalar, değer tespiti, satış ilanı gibi işlemler uzmanlık gerektirir. Ayrıca satıştan elde edilen bedelin alacaklıya geçmesi için sıra cetveli düzenlenir. Damar Hukuk, bu süreci müvekkili adına eksiksiz ve hatasız yürütür, taşınmazın güvenli şekilde satılmasını ve tahsilatı sağlar.

İtirazın Kaldırılması ve İptali Davaları

Borçlu, kendisine gönderilen ödeme emrine itiraz ettiğinde icra takibi durur. Alacaklının ise takibe devam edebilmesi için itirazın kaldırılması ya da itirazın iptali davası açması gerekir. İtirazın kaldırılması, noter senedi gibi belgeli alacaklarda icra mahkemesine yapılırken, itirazın iptali davası genel mahkemelerde görülür.

Her iki durumda da belge sunumu, tanık delili, zamanaşımı itirazı gibi hususlar ön plandadır. Yanlış açılan bir dava veya eksik belge sunumu sürecin yıllarca uzamasına neden olabilir. Damar Hukuk, hangi davanın açılması gerektiğini analiz ederek doğru dava yolunu tercih eder ve müvekkilin alacağını garanti altına alır.

İflas Takibi ve Konkordato Süreçleri

İflas takibi, ticari faaliyette bulunan borçlulara karşı başlatılan özel bir icra yoludur. Borçlu, ödeme gücünü kaybetmişse mahkeme kararıyla iflasına hükmedilebilir. Bu süreç sonunda borçlunun tüm malvarlığı tasfiye edilir ve alacaklılar arasında dağıtılır. Ticari işletmeler için iflas, sadece mal kaybı değil, itibar kaybı da demektir.

Konkordato, iflasa alternatif olarak sunulan ve borçlunun alacaklılarıyla anlaşarak borcunu yeniden yapılandırmasına imkân tanıyan bir süreçtir. Konkordato başvurusu ciddi belge hazırlığı, borç analizleri ve proje sunumu gerektirir. Damar Hukuk, hem iflas süreçlerini hem de konkordato başvurularını teknik ve stratejik düzeyde yöneterek, şirketlerin yeniden yapılandırılmasını sağlar.

Damar Hukuk’un İcra Hukuku Hizmetleri

• İlamsız ve ilamlı icra takibi başlatma

• Haciz işlemlerinin yürütülmesi (maaş, banka, tapu)

• Borca itiraz ve itirazın kaldırılması davaları

• Muris alacakları ve veraset sonrası takip

• Taşınmazların satış sürecinin yönetimi

• Şirketler için konkordato ve iflas danışmanlığı

• Alacağın tahsiline yönelik stratejik hukuki danışmanlık

Yurtdışı İcra Avukatı

Günümüzde birçok Türk vatandaşı, başta Almanya, Hollanda, Belçika ve Fransa olmak üzere Avrupa’da yaşamaktadır. Bu kişiler Türkiye’de bıraktıkları borçlar, kefaletler ya da iş ilişkileri nedeniyle icra takibi ile karşı karşıya kalabilir. Aynı şekilde Türkiye’deki alacaklarını tahsil etmek isteyen yurtdışında yaşayan kişiler de yasal süreç başlatmak isteyebilir. İşte bu noktada devreye yurtdışı icra avukatı girer.

Damar Hukuk, hem Türkiye’de hem Almanya’daki ofisi ile yurtdışında bulunan müvekkillerine Türk hukuk sistemi içerisinde uzaktan icra takibi başlatma, vekalet ile tüm süreci yürütme, hızlı bildirim ve online belge yönetimi gibi olanaklar sunmaktadır. Yurtdışında yaşamanız, Türkiye’deki haklarınıza ulaşmanıza engel değildir; biz tüm süreci sizin adınıza yürütürüz.

Yabancıların Türkiye’deki Alacak Takibi

Türkiye’de yatırım yapmış, iş yapmış ya da özel hukuki işlem gerçekleştirmiş yabancı gerçek veya tüzel kişiler, tahsil edemedikleri alacaklar için Türk icra hukukuna göre işlem başlatabilirler. Bu kişiler için en büyük zorluk, dil bariyeri, prosedürel farklılıklar ve doğru temsilci bulamamak olmuştur. İşte bu yüzden yabancı uyruklular için icra takibi özel uzmanlık gerektirir.

Damar Hukuk, çok dilli iletişim, resmi belge tercümeleri, uluslararası vekâlet düzenlemeleri ve Türkiye’de icra takibi başlatma konularında yabancı müvekkillerine tam kapsamlı hizmet sunar. Alacağın türü, dayanağı ve borçlunun konumu tespit edilerek en etkili icra yolu belirlenir ve süreç başlatılır. Böylece yabancı müvekkiller, Türkiye’deki yasal haklarını güvenle ve etkin biçimde kullanabilirler.