Müteahhit Parayı Aldı, İnşaata Başlamadı! Ne Yapabilirsiniz?

Taahhüt Edilenle Gerçekleşen Arasındaki Fark
Ülkemizde kat karşılığı inşaat ya da anahtar teslim projeler gibi yöntemlerle ev sahibi olmak isteyen bireyler, kimi zaman müteahhitlerin sözleşmelere aykırı davranışlarıyla karşılaşıyor. En çok rastlanan sorunlardan biri, müteahhidin ödeme aldıktan sonra İnşaatı başlatmamasıdır. Bu durumda mal sahibi hukuken ne yapabilir? Bu yazıda bu sorunun cevabını adım adım ele alacağız.
Müteahhidin Edimini Yerine Getirmemesi
Müteahhit ile yapılan eser sözleşmesi uyarınca tarafların karşılıklı yükümlülülkleri doğar. Mal sahibi bedeli öderken, müteahhit de inşaatı süre içinde tamamlayarak teslim etmekle yükümlüdür. Ancak müteahhit süreye riayet etmez ve İnşaat faaliyetine hiç başlamazsa, bu durum edimin ifa edilmemesi anlamına gelir. Bu durumda mal sahibinin aşağıdaki hakları doğar:
- Sözleşmeyi haklı nedenle feshetme
- Yapılan ödemelerin iadesini talep etme
- Uğradığı zararlar için tazminat davası açma
İhtiyati Tedbir Talebi ile Mal Kaçırmanın Önüne Geçmek
Uygulamada müteahhitler ödeme aldıktan sonra, projenize başlamadan başka şantiyelere veya ticari işlere yönelebilir. Bu da sizin projenizin askıya alınmasına yol açar. Bu noktada devreye ihtiyati tedbir kurumu girer. Mahkemeden talep edilecek ihtiyati tedbir kararyla:
- Müteahhidin banka hesaplarına blokaj konabilir,
- Başka projelerdeki hakediş alacaklarına tedbir konulabilir,
- Gayrimenkul varlıklarına satış yasağı uygulanabilir.
Bu sayede dava sürerken müteahhidin mal kaçırmasını önleyebilir, ileride alacak hakkınızın zayi olmasını engelleyebilirsiniz.
Sözleşmenin Feshi, İrade Beyanınızla Hakkınızı Kullanın
Sözleşmenin feshi için öncelikle yazılı bir ihtarname gönderilmesi gerekir. Bu ihtarda:
-
- Müteahhidin sözleşmeye aykırı davrandığı,
- Belirlenen sürede işe başlamadığı,
- Bu nedenle sözleşmenin feshedildiği,
- Yapılan ödemelerin iadesinin talep edildiği
belirtilmelidir.
Fesih sonrasında iade ve tazminat davası açarak maddi kaybınızı yasal yollarla geri alma imkanınız doğar.
Örnek Senaryo
Durum | Gelişme | Sonuç |
---|---|---|
Ali Bey müteahhitle sözleşme yaptı ve 500.000 TL ödeme yaptı. | 6 ay geçmesine rağmen inşaat başlamadı. | Mahkemeden tedbir talep etti, fesih bildirimi gönderdi ve alacak davası açtı. |
Mahkeme, müteahhidin banka hesabına ihtiyati tedbir koydu. | Dava devam ederken müteahhit iflas etti. | Tedbir sayesinde Ali Bey, parasının büyük kısmını tahsil etti. |
Dolandırıcılık Söz Konusu mu?
Bazı durumlarda, müteahhidin niyeti baştan beri inşaat yapmamak olabilir. Bu gibi hallerde sadece hukuk davaları değil, aynı zamanda ceza soruşturması da gündeme gelebilir. Bu durumda:
-
-
- Savcılığa suç duyurusunda bulunulabilir,
- “Nitelikli dolandırıcılık” suçlamasıyla yargılama yapılabilir,
- Mahkeme kararyla zararınız tazmin ettirilebilir.
-
Sükunetle Hareket Edin: Hukuki Stratejinizi Planlayın
Bu tür durumlarda paniklemek yerine bir avukata danışarak yol haritası belirlemek en doğrusudur. Sözleşme, ödeme dekontları, yazışma ve mesajlar gibi deliller toplanarak etkili bir dava stratejisi geliştirilmelidir.
Unutmayın: Paranızın peşine düşmek hukuki hakkınızdır. Bu hakkı etkili ve stratejik bir biçimde kullanmanız gerekir.
Sık Sorulan Sorular (SSS)
Müteahhit ödeme aldı ama hiç işe başlamadı. Dolandırılmış mı sayılırım?
Eğer müteahhidin baştan beri inşaat yapma niyeti yoksa, bu durum ceza hukuku açısından nitelikli dolandırıcılık sayılabilir.
Müteahhidin başka projede çalışmasını engelleyebilir miyim?
Doğrudan engelleyemezsiniz, ancak tedbir kararyla hakedişlerine bloke koydurabilirsiniz.
Tedbir talep etmek için dava açmak zorunda mıyım?
Evet. Genellikle alacak veya tazminat davasıyla birlikte tedbir talep edilir. Ayrıca ayrı tedbir davası da açılabilir.
Sözleşmeyi feshettiğimde para iadesi hemen olur mu?
Hayır, çoğu durumda iade için mahkeme kararyla icra takibi yapılması gerekir.
Bu süreçte avukat tutmak zorunlu mu?
Avukat tutmak zorunlu değildir ancak hukuki karmaşıklık nedeniyle profesyonel destek almanız önerilir.
Bu makale, “Müteahhit Parayı Aldı, İnşaata Başlamadı! Ne Yapabilirsiniz?” sorusuna hukuk profesörü bakışıyla sade ve anlaşılabilir bir cevap sunmayı amaçlamıştır.